Son yılların en şahane Türk filmlerinden biri olan Kaybedenler Kulübü'ndeki en güzel repliklerden biri şudur: "Bunca insan yalnızken neden bunca insan yalnız?"
Son yıllarda ne kadar çok duyuyoruz buna benzer cümleleri.
Herkes bir şeylerden ya da birilerinden şikayet ediyor. En çok da "yalnızlık" kelimesi dillendiriliyor ağızlarda.
Kimi dostunu vefasızlıkla suçluyor, kimi eski şarkıları dinleyip "Ah nerde o eski aşklar? Şimdiki insanlar hissetmiyor ki oturup adamakıllı şarkı yapsınlar." diye geçmişe güzellemeler sunuyor.
Herkes aynı dertlerden muzdarip ama kimse birbirinin ilacı, merhemi, yara bandı olmuyor. Olamıyor.
Adını andığım filmdeki adamların dediği gibi herkes yalnızlıktan şikayet edip yalnız kalıyor.
Kimse ilk adımı atan kişi olmak istemiyor; serde gurur var, pişmanlık var çünkü. Hatta bir nebze de olsa duygusuzluk, hissizlik.
Kimsenin eli telefona gitmiyor ama herkes her an tetikte. Bir çağrı ya da bir mesaj bekleniyor. Hiç olmadı sosyal medya iletilerinde imâlı bir söz.
Uzun bekleme anlarından sonra gelen mesajların beklenenden değil bir bankadan, telefon operatöründen ya da bilmem kaç yıldızlı bir otelden gelmesine içerleniyor. Küfürler savruluyor.
Kadınlar kendilerini anlayan olgun erkekler bulamamaktan yakınıyor. En entelektüel görünen erkeklerin bile belli bir aşamayı geçmeden sağlıklı ilişkiler kurma ehliyetine sahip olamadıklarını tecrübe ediyor.
"30'uma kadar evlenmeliyim." düsturu kendilerine toplum tarafından dayatılmış olan kadınlar evlenilecek adam bulamadıklarından yakınıyor. Tehlike çanları çalarken ilk adımı atmaya çalışıyorlar ama nafile. Henüz büyüyememiş erkekler kendilerini naza çekiyor. Üstelik bu adamlar dünyanın en önemli insanı pozlarını takınıp, ıssız adam triplerini yaşıyor.
Erkeklerse... Bence ne istediklerini tam olarak bilemiyorlar.
Bunca şeyden sonra düşünüyorum hâlâ ?: "Bunca insan yalnızken neden bunca insan yalnız?"
Yazıyla ilgisiz not: Kaybedenler Kulübü'nün şahane oyuncusu Nejat İşler lise yıllarından beri hayranı olduğum biri. Ne olur tamamen iyileşsin artık da biz ondan hep böyle şahane replikler duyalım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder